ENGLISH
DESTEK OL!
Gönüllü Ol
HABERLER

Kirlilikten Temiz Enerjiye: Karayipler, Deniz Yosunu Sorunundan Güçlenerek Çıkabilir

Yayınlanma Tarihi: 9 Nisan 2025
Kirlilikten Temiz Enerjiye: Karayipler, Deniz Yosunu Sorunundan Güçlenerek Çıkabilir

Haber: Natricia Duncan ve Abigail McIntyre, St George’s – The Guardian

Çeviri: Sinem Akşen (Gönüllü iletişim ekibi)

Fotoğraflar: Haron Forteau

Kirlilikten Temiz Enerjiye: Karayipler, Deniz Yosunu Sorunundan Güçlenerek Çıkabilir

Dünya ısınmaya devam ettikçe, Grenada’nın sahilleri çürüyen sargassum yosunlarıyla kaplanıyor. Ancak biyoteknoloji bu sorunu yakıta, gübreye ve plastiğe dönüştürebilir.

Grenada’daki bir balıkçı köyü olan Soubise, kilometrelerce uzanan kıyı şeridi boyunca çürümüş sargassum yosunlarıyla kaplanmış durumda. Bu yosunların yaydığı yoğun kokuyu tarif etmek hiç kolay değil. Okyanusun sürükleyerek Karayip adasının koylarına bıraktığı büyük yosun kitleleri çürürken önce kırmızıya, sonra siyaha dönüyor. Yoldan geçen araçlara bile sinen bu yoğun koku, koylardan ayrıldıktan çok sonra bile araç içinde hissedilmeye devam ediyor.

En çok etkilenen bölgelerden biri olan Soubise’te yaşayanların çoğu, yıllardır adalarını ve yakınlardaki adaları etkisi altına alan bu sorunla yaşamayı öğrendiklerini söylüyor. Geçtiğimiz hafta, Florida’daki bilim insanları 2009’da yaşanan bir hava olayını “başlangıç noktası” olarak işaret etti ve bu sorunun ters esen rüzgârın okyanusu karıştırarak derin sulardaki besin maddesi yoğunluklarını yüzeye çıkarmasından kaynaklanmış olabileceğini belirtti.

Lindon Marast (30), balığa çıktığında sargassum istilasının olumsuz etkilerini her gün hissediyor. “Yosunlar botun pervanesine takılıyor,” diyor Marast. “Bu yüzden ilerleyemiyoruz, çünkü pervane hızlanamıyor.”

Grenada hükümeti ise sargassum kabusunu fırsata dönüştürebilecek bir yol bulduğunu söylüyor. Avrupa Birliği ile çalışan hükümet, Karayipler’de milyarlarca dolarlık bir pazar oluşturmak için kendilerine ortak olabilecek şirketler arıyor.

Amaçları, bu deniz yosununu kullanarak evlere ve işletmelere temiz enerji sağlamak, tarımsal verimi artırmak ve böylece onu iklim krizine karşı devrim niteliğinde bir çözüm haline getirmek.

Bölge temsilcisi ve muhalefetteki Yeni Ulusal Parti’nin lideri Emmalin Pierre, “Bu sorunla uzun yıllardır mücadele ediyoruz,” diyor. “Bu, yalnızca bölgedeki balıkçılar için değil, burada yaşayan herkes için büyük bir sorun.”

“Balıkçılar, yoğunluk arttığında botlarına ulaşmanın bile ne kadar zorlaştığını anlatacaktır. Bir de koku meselesi var. Koku bazen yoldan geçenler için bile dayanılmaz hale geliyor.”

Hem ciddi bir kıyı erozyonu hem de sargassum istilasıyla mücadele eden Soubise sakinleri, yosunun yaydığı metan ve diğer gazların deri döküntülerine, takıların kararmasına ve ev aletleri ile botların zarar görmesine yol açtığı konusunda da endişelerini dile getiriyor.

Balıkçı köyü Soubise’de çürüyen su yosunlarının deri döküntülerine neden olduğu söyleniyor.

Sargassum sorunu on yılı aşkın süredir adayı etkiliyor. Ancak şimdi, Birleşik Krallık merkezli akuakültür şirketi Seafields, kurduğu bir su çiftliği sayesinde sargassum yosunlarını karaya ulaşmadan önce toplayarak çürümesini ve metan gazı yaymasını engelliyor.

Seafields, geliştirdikleri çözüm sayesinde Karayip hükümetlerinin ve otellerin sargassum temizliğinden yüz binlerce dolar tasarruf edebileceğini ve biyoplastik ile benzeri materyallerden oluşan kârlı bir pazarı destekleyebileceğini iddia ediyor.

Sargassum, biyoplastik üretiminin yanı sıra yakıt ve tarım gübresi olarak da kullanılabiliyor. Seafields’in kurucusu ve CEO’su John Auckland’a göre, diğer pek çok deniz yosununa kıyasla sargassum’un yetiştirilmesi çok daha düşük maliyetli. Diğer makroalglerin aksine, kuluçka alanları, geniş araziler, yüksek maliyet ve altyapı gerektiren karmaşık bir üreme döngüsüne sahip değil. Bu da sargassum’u Karayipler için değerli bir kaynak yapıyor.

“Gübre olarak kullanıldığında, bitki büyümesini yaklaşık %10 ila %14 oranında artırıyor ve çiftçilerin ürün verimini önemli ölçüde yükseltebiliyor.” diye ekliyor Auckland.

Bazı insanlar kokuya zamanla alışıldığını söylüyor ama asla öyle olmuyor.
Mark Nedd

“Kullanım alanları geleneksel biyostimülanlardan biraz farklı. Bu yüzden 200 milyar dolarlık bir ihracat potansiyeli taşıyor ve Karayipler bu alandaki en iyi ürünlere sahip.”

Grenada’daki bazı oteller, sargassum’u temiz bir enerji kaynağı olarak kullanmaya çoktan başladı. Grenada merkezli biyoenerji şirketi SarGas’tan Benjamin Nestorovic ve Renatta Fielden, bu teknolojinin işe yaradığını kanıtladı. Deniz yosunlarını mikroorganizmalardan faydalanarak biyogaz ve gübreye dönüştüren bir biyogaz ünitesi kurdular ve elde ettikleri yakıtı St George’s’taki True Blue Bay Resort’un Çikolata Evi fırınlarında kullandılar.

“Çikolatanızı gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz,” diyor Nestorovic. “Bu süreçle hem temiz enerji hem de değerli bir organik gübre elde ediyor, iki yönlü katkı sunuyoruz.”

Benjamin Mestorovic ve Renatta Fielden. Şirketleri SarGas, üç yıl önce Grenada’daki True Blue Bay Resort’ta bir pilot proje başlatarak sargassum yosununun biyogaz ve gübreye dönüştürülmesinin fizibilitesini değerlendirdi.
Biyogaz ünitesi. Deniz yosunu, hayvan gübresi ve gıda atıkları huniden sisteme beslenerek yakıt ve gübreye dönüştürülüyor.

Şirket, adaya elektrik sağlamaya yardımcı olacak geniş ölçekli bir biyogaz tesisi inşa etmek için kısa süre önce hükümetten onay aldı.

“Şu anda elektrik üretmek için dizel kullanıyorlar, bu da yerel halk için oldukça pahalı bir yöntem. Biz ise güvenilir, uygun maliyetli ve sürdürülebilir bir alternatif sunuyoruz,” diyor Nestorovic ve şirketlerinin faaliyetlerini tüm Karayiplere genişletmeyi planladığını da sözlerine ekliyor.

Grenada Başbakanı Dickon Mitchell, sargassum yosunuyla ilgili yenilikleri ele almak üzere geçen yıl düzenlediği bir konferansta şunları söyledi: “Grenada’da ve Karayip havzasında, bir sorun olarak görülen bu durumu çözüme dönüştürmek için eşsiz bir fırsata sahip olduğumuza inanıyoruz. Üstelik bu çözüm, şimdiye kadar olumsuz etkilenen tüm paydaşlar üzerinde dalga dalga yayılan olumlu etkiler yaratabilir.”

Mitchell, Avrupa Birliği ile iş birliği yapmak üzere bir proje ekibi kurdu ve 2026 yılına kadar 10.000 ton sargassum toplamayı taahhüt etti. Geçtiğimiz ay Guardian’a konuşan Mitchell, bu hedefi gerçeğe dönüştürebilmek için şirketlerin proje önerileri sunabileceği bir iş birliği çağrısı başlattığını açıkladı.

Diğer taraftan, adadaki çiftçiler ve balıkçılar da yosunun olumlu kullanım alanlarını keşfetmiş durumda. “Bazen sargassum’la birlikte mahi-mahi gibi tropik balıklar da bolca geliyor,” diyor Mark Nedd (30). 14 yaşından beri balıkçılık yapan ve sargassum istilasıyla büyüyen Nedd, çiftçilerin bu yosunu gübre olarak kullandığını da ekliyor.

Oteller ve turizm sektörünün diğer paydaşları da bu uzun süreli tehditle başa çıkmanın bir yolunu bulma konusunda en az diğerleri kadar istekli. Grenada Turizm Kurumu’nun operasyonlardan sorumlu başkanı Kirl Grant-Hoschtialek, yosunun plajlardan temizlenmesinin ne kadar zahmetli bir süreç olduğunu anlatıyor.

Ekiplerin, plajın bir ucundan diğer ucuna kadar yosunu elleriyle topladığını söyleyen Grant-Hoschtialek, ağır makinelerin kumdaki organizmalara zarar vererek kıyı tahribatını daha da artırabileceğini belirtiyor.

“Sahillerimiz bizim için bir gurur ve mutluluk kaynağı,” diyor ve ekliyor: “Bazı plajlarımız yıllar boyunca art arda ödüllere layık görüldü. Bu yüzden sahillerimizi koruma konusunda son derece proaktif davranıyoruz.”

Nedd gibi Soubise’de yaşayanlar için, yosunla mücadele konusunda ne kadar erken adım atılırsa o kadar iyi. “Buradan bir araç geçtiğinde, koku hemen araca siniyor ve uzun süre çıkmıyor,” diyor Nedd.

“Bazı insanlar kokuya zamanla alışıldığını söylüyor ama asla öyle olmuyor.”

Henüz yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Paylaş