ENGLISH
DESTEK OL!
Gönüllü Ol
HABERLER

İklim Krizi İçin Kampanya: Sıfır Gelecek

Yayınlanma Tarihi: 11 Ağustos 2019
İklim Krizi İçin Kampanya: Sıfır Gelecek

İklim krizi için harekete geçen ve “kaybedecek bir saniyemiz bile yok” diyen, Buğday Derneği’nin de aralarında yer aldığı sivil toplum örgütleri ‘Sıfır Gelecek” adıyla bir kampanya başlattı.

İklim krizi ile mücadele edebilmek için gereken zamanın giderek daraldığını ifade eden ve karar alıcıları acilen iklim acil durumu ilan etmeye çağıran sivil toplum örgütleri ve inisiyatifler “ya sıfır gelecek ya da sıfır gelecek” diyerek harekete geçti.

20 Eylül’de tüm dünya ile aynı anda “genel grev” çağrısı yapan ve 20 Eylül’den önce birçok farklı etkinlikle iklim krizini gündeme taşımayı amaçlayan Sıfır Gelecek kampanyasının çağrı metni ve hedefleri şu şekilde:

“Gezegen olarak ekolojik bir krizin ortasındayız. İçinde bulunduğumuz krize karşı uygun politikalar oluşturmamızın zamanı geldi de geçiyor. Kaybedecek bir saniyemiz dahi yok. Şu anda Yeryüzünün atmosferi, endüstri devrimi öncesi seviyelerden 1°C daha sıcak. Bilim insanları ardı ardına yayınladıkları raporlarla insan faaliyetlerinin sebep olduğu altıncı kitlesel yokoluşun içerisinde olduğumuzu söylüyor. Endüstri devriminden bu yana insan faaliyetleri bizi bugün içinde bulunduğumuz duruma, bir yol ayrımına getirdi. Önümüzde yalnızca iki seçenek duruyor. Ya küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak için üstümüze düşeni yapacağız ve sıfır karbon emisyonuna geçeceğiz ya da yaşamın sona erdiği bir gelecek ile yüz yüze geleceğiz.  Gezegenin sıcaklığının arttığını otuz yıldır biliyoruz. Bu geçen otuz yıl içinde iklim değişikliğini durdurmak için hükümetler sayısız adım atabilir, iklim adaleti temelli uluslararası bir sözleşme hayata geçirilebilir, kârları uğruna yaşamı yok oluşa sürükleyen fosil yakıt şirketlerine dur denebilirdi. Oysa bunların hiçbiri yapılmadı. İklim krizi ile baş etme imkanlarımız ve zamanımız gittikçe azaldı. Şimdi tüm dünyada iklim hareketine önderlik eden öğrencilerin, Fridays for Future’ın “Buradayız, çünkü geleceğimizi çaldınız!” çağrısına biz de ortak oluyoruz. İnsanlığın ve tüm canlı yaşamının yok oluşuna izin vermeyeceğiz. İklim için acil eylem planı hemen, şimdi talep ediyoruz. O yüzden biz de ya sıfır karbon gelecek ya da sıfır gelecek diyoruz!

Hedefler ve Amaçlar

Türkiye’deki hareketler ve sivil toplum kuruluşları olarak hep birlikte uzun soluklu bir eylem ve etkinlik dizisi planlayarak iklim krizini Türkiye gündemine taşımayı hedefliyoruz. Amacımız hükümetin bir an önce iklim krizine karşı acil ve adil planlama yapmasını ve sıfır karbon emisyonuna geçmesini sağlamak. Ve bunu sağlayacak kamuoyu baskısını oluşturmak. 

Talepler

İçinde bulunduğumuz felaketin küresel bir sorun olduğu bilinciyle Türkiye’yi iklim kriziyle küresel mücadelede etkili bir taraf olmaya çağırıyoruz. Aşağıdaki taleplerimizin bir an önce uygulanmasını istiyoruz.

İklim Acil Durumu

İklim krizi derinleşirken halkın gerçeğin söylenmesi talebine karar alıcılar sessiz kalmamalı. Bağlı oldukları meclis ve konseylerde iklim krizini gerçekte olduğu gibi, yani bir varoluş acil durumu olarak ele almalı ve “iklim için acil durum” ilan etmeli. Çünkü meselenin büyüklüğünü kabullenmeyip çözümlerin gerekli ölçek ve hızda uygulanmasını savunma cesaretini göstermezsek, ihtiyaç duyduğumuz hareketlenmeyi ve bunun getireceği sonucu elde edemeyiz.

Net Sıfır Karbon Emisyonu

Küresel ısınma tüm canlı türlerinin varlığını tehdit eden bir kriz. İnsan kaynaklı bir iklim felaketini önlemek için, sıcaklık artışı sanayi devrimi öncesi zamana göre maksimum +1,5 ° C ile sınırlandırılmalı. Bu da 2030 yılına kadar net sıfır  sera gazı emisyonuna geçmemiz gerektiği anlamına geliyor. Gelecekteki bütün kararların ve politikaların bu gerçekler üzerinden planlansın.

Fosil Yakıta Veda

Fosil yakıtların ve iklimin tahribatının tüm finansmanını ve desteğini derhal sonlandırın. Fosil yakıt sübvansiyonlarını kaldırın ve fosil yakıt projeleri, ormansızlaşma ve iklim tahribatını finanse etmek, ticaret yapmak amacı içinde olan herhangi bir banka, piyasa, hükümet veya diğer borç veren kurumların yasa dışı olmasını sağlayın. Sera gazı emisyonunun en önemli kaynaklarından biri olan termik santral projelerini canlı yaşamı daha fazla tehdit etmeden acilen durdurun.

Güneşe Merhaba

Yenilenebilir enerjinin gelişmesine izin verin. Yenilenebilir enerjinin gelişimi için tüm engelleri kaldırın ve herkesin temiz, yenilenebilir enerjiye erişebilmesi için finansman programları oluşturun.

Adil Geçiş

Fosil yakıtlı santraller ve çimento, demir-çelik endüstrisi gibi iklime zarar veren tesisler de  dahil olmak üzere ekonomiyi adil bir şekilde değiştirmek ve dönüştürmek şart. Çalışanların bu dönüşümün merkezinde olmalarını sağlayın.

İklim etkilerine, özellikle en kırılgan olanlar için etkili adaptasyon planları uygulayın. Etkileri önceden tahmin etmek,bu etkilere direnci artırmak ve etkin bir şekilde uyum sağlamak için harekete geçin. İklim adaletini sağlayın.

Doğa Dostu Tarım

Endüstriyel tarım üretmiyor, tüketiyor! İnsanların ve tüm canlıların sağlığını olumsuz etkileyen, ekosistemi tehdit eden, toprakta olması gereken karbonun atmosfere salımına neden olan endüstriyel tarım ve hayvancılık yerine, doğa dostu üretim yöntemleri teşvik edilsin ve desteklensin. Endüstriyel et tüketiminin azaltılmasına, zehirsiz ve mevsimsel beslenmenin önemine ilişkin bilgilendirme çalışmaları yapılsın. Gezegenimizi zehirleyen pestisitler (tarım zehirleri) yasaklansın.

Kent – Kır

Kentteki ve kırdaki tüm faaliyetlerin planlanmasında ekosisteminin, ormanların, tarım alanlarının, su havzalarının, tüm bitki ve hayvan türlerinin yaşam alanlarının korunması esas olmalı. Ölçeği ve gerekçesi ne olursa olsun doğaya zarar veren, akla, bilime dayanmayan her türlü kentsel-kırsal projeyi durdurun. Güçlü toplu taşıma sistemleri ve sıfır emisyon taşımacılığın uygulanmasını sağlayın. 

Ormanlar ve Doğal Yaşam

Dünyanın ciğerlerine saygı gösterin ve ormansızlaşmayı sonlandırın. Yerli halkları ve yerel toplulukları topraklarının hakimi olarak kabul edin. Ormansızlaşmış alanları yeniden ağaçlandırın. Doğal orman alanlarını koruyun ve genişletin. İnsanın doğanın bir parçası olduğunu hatırlamasını sağlayın. Doğanın ve yaban hayatın korunmasına yönelik planlar ve projeler geliştirin. Nesli tükenmekte olan türleri koruyun ve bu konuda sürdürülebilir çalışmalar yapın.

Ekonomi

Tüketimi azaltın ve toplum odaklı büyüme dahil ekolojik açıdan sürdürülebilir ekonomiler için güçlü planlar uygulayın. Döngüsel ekonomiyi ve sıfır atık projelerini zorunlu kılın. Yerel para birimi kullanımı, küresel temel gelir ve adil vergilendirme gibi konularda yeni finansal sistemler üzerinden stratejiler geliştirin.

Farkındalık

İklim krizinin nedenleri ve etkileri hakkında ekonomik ve politik düzeyde doğru bilgi verilsin. Bu doğrultuda toplum bilinçlendirme çalışmalarına öncelik verin. Okullardaki müfredata iklim krizini dahil edin.”


Etiketler: ,

5 adet yorum var

Gülbahar Akça için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Paylaş